Beni az çok tanıyorsanız kahveyi ne kadar sevdiğimi bilirsiniz. Özellikle iki üç yıldır kahvaltı öncesi sabahın erken saatlerinde mutlaka yaptığım kahve keyfi ile kahvenin yeri hayatımda iyice sabitlenmiş durumda (teşekkürler canım midem). Tabii bu kahveseverlik sayesinde insan çeşit çeşit kahve demleme yöntemi ve çekirdek deniyor.
Evde kahve demleme işine üniversite yıllarımda ilk olarak french press ile başlamıştım. Epey bir süre bu şekilde evde kahve yaptım, ara ara hala yaparım. Bir süre hem espresso makinesi hem de filtre kahve makinesi kullandım. Yaklaşık son bir yıldır V60 ile kahve demliyordum. (Kahve ile ilgili genel bilgiler ve demleme yöntemlerinden bahsettiğim yazıma şuradan ulaşabilirsiniz.) Ve sonra moka potla tanıştım, tanıştığımız günden beri sadece moka potla kahve yapar oldum, öyle bir sevgi.

Moka pot, uzun süredir radarımda olan bir şeydi. Alsam mı almasam mı diye düşünürken epey bir süre erteledim. Sonra doğum günüm yaklaşırken tekrar gündeme geldi, hediye listeme onu da ekledim (evet bir hediye listem var hayır beni yargılamayın ben sizin işinizi kolaylaştırmak için yapıyorum) sonra bir baktım artık moka potum var eee o zaman kullanayım derken minik bir bağımlı oldum. (Buradan Turgut’a beni moka potla buluşturduğu için teşekkürlerimizi iletiyoruz.)
Moka pot nedir?
Moka pot aslında bir çeşit İtalyan cezvesi. 1933 yılında İtalyan mühendis Alfonso Bialetti tarafından tasarlanmış. Üç parçadan oluşuyor, kahveyi ocakta pişiriyorsunuz, sıcağın etkisi ve basınçla birlikte su yukarı çıkarak size lezzetli mi lezzetli bir espresso yapıyor. Bildiğiniz üzere caffe latte, americano, cappuchino gibi kahvelerin bazı hep espresso. Yani espresso shot yapacak ekipmanınız varsa bu kahveleri de yapabilirsiniz.
Moka pot mu espresso makinesi mi?
Espresso makinesi ve moka potun basınç oranı elbette ki farklı. Delonghi’nin espresso makinesini uzun süre kullanmış biri olarak söyleyebilirim ki moka pot çok daha pratik. Hem yer kaplamıyor, hem kullanması son derece kolay, hem de çok bariz fiyat farkı var espresso makinesi ve moka pot arasında. Bu kadar minik ve kullanımı kolay bir alet için son derece lezzetli bir espresso demlediğini söyleyebilirim (kahve gurmesi değilim, kahve ile profesyonel anlamda da ilgilenmiyorum, her gün kahve içen ve kahveyi çok seven birinin kişisel tercihi olarak düşünebilirsiniz). Moka pot için tek eleştirim sanırım (gülmeyin) köpük. Espresso makinesi basınç sayesinde (öyle, değil mi) harika bir köpük yapabiliyorken (nedense acayip hoşuma gidiyor) moka pot öyle bir köpük yapmıyor.
Hangi moka potu almalıyız?
Bunun sanırım tek bir cevabı var: Bialetti. Alfonso Bialetti’nin 1933 yılında tasarladığı modelden şaşmayın. Bu arada ek bir bilgi vermek istiyorum: moka potun farklı ebatları var. Bu ebatlar cup (fincan) ölçüsü ile belirtiliyor ama burada bilmeniz gereken nokta bu cup denilen şeyin espresso shot olduğu. Bunu bilmeden alıp ben 3 cups diye aldım bundan sadece yarım bardak kahve çıkıyor falan diye söylenmeniz mümkün. Yani kısacası 1 cup= 1 espresso shot. Tek kişi kullanım için 2-3 cups olanı, iki kişi için de 3-4 cups olanı gayet yeterli diye düşünüyorum. Benimki 3 cups. Bazen o 3 shotı demleyip öyle sade espresso olarak içiyorum, bazen de biraz sıcak su ile americano yapıyorum. Bu arada ölçüyü ayarladığınız takdirde buzlu amerikano ve buzlu latte harika oluyor.
Moka pot kullanımı
Moka potun üç parçası var. En alt parçasına işaretli yere kadar soğuk su dolduruyorsunuz, üzerindeki delikli kahve haznesine çekilmiş kahve koyuyorsunuz, üzerini yerleştirip ocakta kısık ateşte pişiriyorsunuz. Elektrikli ocakta 10-12 dakika sürüyor, normal ocakta, kısık ateşte ise 5 dakikada demlenip kahve yukarı çıkıyor.
Adım 1: Gördüğünüz gibi moka potun üç parçası var. En alt parçaya işaretli yere kadar su dolduruyoruz.
Adım 2: Kahve haznesini üzerine yerleştiriyoruz.
Adım 3: 7-10 gr ölçtüğümüz (3 cups için) ve espresso inceliğinde çekilen kahveyi hazneye yerleştiriyoruz. Bu aşamada bu hazneyi aşırı doldurmamamız ve bastırmamamız gerekiyor.
Adım 4: Kısık ateşe alıyoruz. 4-5 dakikada kahve yukarı çıkmaya başlıyor.
Adım 5: Kahvemiz hazır!
Moka pot için nasıl kahve kullanmalıyız?
Moka pot için kullanacağınız kahvenin espresso için çekilmiş olması gerekiyor. Yani Türk kahvesi kadar ince olmayacak, ama filtre kahve de fazla kalın kalıyor. İkisinin arası bir şey diyebiliriz. Kahveyi aldığınız yerde çektiriyorsanız espresso için çekilecek deyin, eğer siz çekiyorsanız da anladınız ölçüyü. Bir alternatif olarak: espresso makineleri için üretilen kapsüllerden alıp, içini keserek açıp (denendi, onaylandı) kahvenizi daha taze tutabilirsiniz, hem de ölçü ve incelik olarak tam uygun oluyor. Dezavantajı ise paket kahvelere göre daha pahalı olması diyebilirim.
3 cups boyutunda moka potum için ben 7-10 gr arası kahve kullanıyorum. Kahve haznesinin sımsıkı dolu olmaması gerekiyor, yoksa su yukarı çıkmıyor (denendi).

Sıcak su mu, soğuk su mu?
Geldik su meselesine. Bialetti’nin kullanım klavuzunda soğuk su kullanın deniyor, ama İtalyanlar kahvenin yanma ihtimalini en aza indirgemek için sıcak su öneriyorlar. İkisini de denedim, ben soğuk suyu tercih ediyorum çünkü moka pot ısı yalıtımlı olmadığı için sıcak su kullandığımda diğer parçalarını rahat kullanamıyorum.
Nasıl temizliyoruz?
Makineye atmıyoruz. İlk kural bu. Moka potunuz soğuduktan sonra durulayıp, kağıt havlu veya bir bez yardımı ile kurulayabilirsiniz. Islak bırakıp bir süre kullanmayınca kireçlendiğini söyleyenler var. Dolayısıyla üşenmeyin; kahve keyfiniz bitene kadar zaten moka pot soğuyacaktır, hemen suyla yıkayın ve kurulayın, öyle kaldırın.

Ben de sabaha muhakkak kahve ile başlayan biriyim ve Bialetti’nin moka potunu çok sevdim. Daha önce Delonghi marka kahve makinesi kullanmıştım ama moka potu daha nostaljik bulduğumdan benim de favorim oldu.
Aklimdaki butuunn sorulari cevapladigin icin tesekkurler, simdi geriye en onemlisi kaldi: peki hangi renk moka pot alacagiz? Gaipten (boyle yaziliyo di mi?) bi ses: “kirmizi olsun bes lira fazla olsun!” 🙂
Ne demek, elimdem geldiğince her detayı vermeyi çalıştım. Hahahah evet benim de oyum kesinlikle kırmızıdan yana😍