Viyana’daki müzeleri sarayları gezdik, şimdi de gezinin en önemli kısımlarından birindeyiz: yeme içme tabii ki!
Bana göre bir ülkenin/şehrin mutfağını denemenin birkaç yolu var: turistik restoranlara gitmek, yerel restoranlara gitmek, barlara gitmek, sokak lezzetlerini tatmak ve evde tarif denemek. Biz bunların hepsini yaptık.
Turistik yerlerle başlayalım o zaman.
İçindekiler
Figlmüller

Viyana şinitzelini duymayan yoktur. Figlmüller, bu restoranların en turistiği, en bilineni. Bizi ilk gün Avusturyalı bir aile gezdirdi ve bize dediler ki biz Avusturyalıyız, Figlmüller’e bugüne kadar hiç gitmedik orası turistler için, biz sizi gerçekten Viyanalıların gittiği bir restorana götüreceğiz. Ama biz naptık, merak ettik dayanamadık Figlmüller’e gittik. Siz de muhtemelen merak edip gidecekseniz birkaç tavsiye vereyim:
Orijinal şinitzeli denemenizi tavsiye ederim. Orijinal şinitzel domuzdan yapılıyor, devasa bir porsiyonda geliyor, biz deli gibi aç olmamıza rağmen ben kendiminkini bitiremedim. İsterseniz dana veya tavuk seçenekleri de var.
Lezzet açısından güzel, incecik, çıtır bir et. Sevdik.
Patates salatası şinitzelin yanında gelmiyor, ayrıca sipariş vermeniz gerekecek. Mutlaka deneyin, çok lezzetli. Şinitzelden çok ben patates salatası fanıyım. Kremalı gibi, çok güzel bir tadı var. Şinitzelin yanına bir Ottakringer söyleyin, mis.
Rezervasyonsuz SAKIN gitmeyin. Tabii saatlerce sıra beklemek istemiyorsanız. İki şubesi var, ikisi de o kadar popüler o kadar yoğun ki, önünde deli gibi sıra oluyor. Ama rezervasyonunuzu yaptırırsanız sıra falan dinlemeden hemen içeri girip merhaba benim rezervasyonum vardı diyorsunuz, bir dakika içinde masanızdasınız. Rezervasyon internet sitesinden kolayca yapılıyor, saatinden 15 dakika geç orada olursanız rezervasyonunuzu iptal edebiliyorlar o yüzden dakik olmaya özen gösterin.
Fiyatlar diğer restoranların üzerinde, ama çok da değil. Orijinal şinitzel 15,5 Euro, dana olanı 20 civarında. Biralar 4-5 Euro. Patates salatası da 5 euro civarında.
U1- Stephansplatz
Cafe Sacher

Burası da bir diğer aşırı popüler, aşırı turistik mekan. Dekorasyonu ve ortamı benim ‘kendi evimi asla böyle dekore etmem ama harika dekorasyon’ diye tabir ettiğim kategoride. Çok şık, çok güzel bir cafe. Jazz müzik eşliğinde sakin sakin Sacher Torte yemelik ve Sacher Melange içmelik bir mekan.
Sacher Torte’ye gelince, Anna Sacher tarafından tarifi bulunmuş o zamandan beri bu isimle anılıyor. Bol çikolatalı, kayısı marmelatlı bir pasta. Çok mu orijinal, hayır, ama güzel. Biraz ağır bir pasta, küçük bir dilim gelmesine rağmen ancak bitiriyorsunuz. Yanında şekersiz çırpılmış krema ile geliyor, ben asıl ona bayılıyorum.
Apfelstrudel’de aklım kaldı, bir dahaki sefere mutlaka deneyeceğim. Yine o bahsettiğim Avusturyalı ailenin annesinin ellerinden ev yapımını yedik ama farklı versiyonları da denemek lazım.
Bir de Sacher Kaffee süper bir şey, bolca çikolata likörlü, kremalı sütlü kahve.
Yine asla rezervasyonsuz gitmeyin dediğim yerlerden, Figlmüller için yazdığım şeyler burada da geçerli, biz Pazar sabahı 11.30’a rezervasyon yaptırmıştık, boşuna yaptırdık zaten kimse olmaz diyerek cafeye ulaştığımızda öyle bir sıra vardı ki şok olduk. Direkt içeri ilerlerken size sıra var diyen olursa benim rezervasyonum var tatlım diyerek içeri girip size ayrılan yere oturuyorsunuz. Biz Eck’e rezervasyon yaptırmıştık, üst kata masa ayırmışlar ve üst kat alt kattan çok daha iyi, hem caddeyi yukarıdan izleyerek tatlı keyfi yapıyorsunuz, hem de aşağıda bekleyen kalabalıktan haberiniz olmuyor.
Burası çoğu yerden daha pahalı, Sacher Torte 7 Euro civarında. Kahveler de 5-7 Euro arası.
Yine Viyanalı birinden duyduğumuza göre kendisi hiç gitmemiş buraya, hep turistler gidermiş. Gerçekten de bolca turist var ama ben zaten klişe olsun olmasın her şeyi deneme taraftarı olduğum için tabii ki de bir daha olsa bir daha gider başka tatlılar yerim.
U1- Karlsplatz
Bitzinger- Würstel
Bir Viyana harikası: Würstel. Bildiğimiz sosis aslında, ama hem kocaman porsiyonlu, hem uygun fiyatlı. En güzeli içi peynir dolgulu olan. Her köşe başında würstel görmeniz mümkün ama bu würstelcilerin en popüleri Albertina Museum’un önündeki Bitzinger. Özellikle geceleri eve dönmeden peynirli bir würstel iyi gider. Yemeden dönmeyin.

U1- Karlsplatz
Gasthaus Kopp

İşte gizli kalmış ve gerçek Viyanalıların gittiği, geleneksel bir Avusturya restoranı (bizi bizzat o aile buraya getirdi). Ortam samimi ve rahat, yemekler uygun fiyatlı, garsonlar güleryüzlü. Biz yemekleri çok sevdik. Burası özellikle kaburgaları ile ünlüymüş. Burada da şinitzel denedik, Figlmüller ile farklıydı bunu daha çok beğenmiş bile olabiliriz. Patates salatası da Figlmüller’e kıyasla daha az kremalı veya mayonezli, sevdik. İki yemek daha denedik şimdi size isimlerini söyleyemeyeceğim çünkü çok karışıktı ve isimlerin fotoğrafını çekmeyi unuttum, ama çok lezzetliydi ikisi de. Şöyle diyeyim, spesyallerimiz gibi bir kısım vardı menüde, oradaki her şeyi deneyip beğendik.

Buranın tek sıkıntısı mı desem artısı mı desem, şehirden epey uzakta. Bu yüzden turist akımına uğramayan bir mekan. Merkezi bir yerden tek vasıta ile gitmeniz mümkün yine de.
U6 metro hattı üzerinde, Handelskai durağında indikten sonra bir 500 metre kadar yürüyorsunuz.
Zwölf Apostelkeller

Cuma gecesi birçok bar gezip yerimiz yok diyerek geri çevrildikten sonra burayı bulduk. Yemekleri konusunda bir şey söyleyemeyeceğiz çünkü sadece bira içtik, fakat ortam çok enteresan. Sanki birazdan içeri Gandalf girecekmiş, masada cücelerle hobitler şarkı söyleyecekmiş havası var, orta dünyaya ait gibi. Zaten eski bir kilermiş. Sırf mekanın ilginçliğinden gitmeye değer.

U1- Stephansplatz
Uzakdoğu Mutfağı
Uzakdoğu restoranları Viyana’da çok popüler. Würstel gibi yine bunları da her köşe başında görebilirsiniz. 5 Euroya alın bir noodle, oturun bir parka ve keyfini çıkarın.
Döner
Avrupa’nın her yerinde olduğu gibi, burada da döner satan büfe her köşe başında mevcut. Hatta bazı büfeler iyice kültür karmaşası yaşıyor, döner-pizza-falafel-würstel-noodle yazan büfeler görmeniz mümkün.
Yine bir haftaya sığdıramadığımız koca bir restoran/bar listemiz vardı, ama bir dahaki sefere diyorum! Viyana Gezi Rehberi‘ni hala okumadıysanız, oraya da bekleriz.